Şu dünyada ne çektimse bir kırılan tırnaklarımdan bir de önemli zamanlarda kırılan tırnaklarımdan çektim yani!
Düşünsene manikür-pedikür yaptırıyorsun, saçını başını, onunu bununu yaptırıyorsun ki özel bir güne gideceksin. İşte o özel günde ben kesin bir tırnak eksik oluyordum. Pis Murphy! Beni hiç sevmiyorsun biliyorum!
Neyse yapmadığım şey kalmadı. Yok o tırnak sertleştirme cilasını sür yok bu no more break cilasını sür yok soyulmaya son zımbırtısı sür... Eeeee sonuç Murphy gene kazanıyor yani.
En sonunda Yves Rocher'den tırnak güçlendirme balmı aldım. Ojemi çıkardıktan sonra ellerimi yıkıyorum ve pıt pıt pıt sürüyorum.
Böyle biraz krem gibi, biraz balm gibi... Yoğun bir yapısı var. Açıklaması da şöyle;
"Çabuk kırılan, güçsüz tırnaklar için geliştirilmiş bu özel bakım içerdiği Organik Kakao Yağı ve Organik Karite Yağı ile tırnakları derinlemesine besler. Güçlenen tırnaklar darbelere karşı daha dayanıklı hale gelir.
Haftada 2 kez uygulamanız önerilir.
...Ve dahası: Organik Kakao Yağı ve Organik Karite Yağı'nın yanısıra İçerdiği Hintyağı, Havai Cevizi Yağı ve Avokado Yağı ile tırnakları besler ve onarır."
En en en önemli nokta da şu ki İŞE YARADI!!!! Evet bende işe yaradı. Artık tırnaklarım uzuyor. İlk okul öğrencisi gibi gezmek zorunda kalmıyorum. Üstelik de indirimde almıştım ben bunu. Bu arada kullanmayı da hiç ihmal etmiyorum.
Ben indirimde 8 TL ye aldım sanırım. Kendi de muhtemelen 14 Tl falandır. Kesinlikle ama kesinlikle tavsiye ediyorum.
Bu arada Murphy geçen hafta gene kazandı.Orta parmağımın tırnağı kırıldı. Bence Murphy'e bişey demeye çalışıyor. Terbiyesiz bişey :P Ama şuan durum iyi yanlış törpülemişim sanırımm...
Ha bu arada tırnak ürünlerinde fazlasıyla tavsiyeye açığım. Sizleri dinliyorum! (:
30 Ağustos 2013 Cuma
29 Ağustos 2013 Perşembe
SAÇLARI YIKAYALIM YAĞLAYALIM
Tatilden döndünüz mü kızlar?
Deniz, kum, güneş... Bronz bir ten ve yıpranmış saçlar değil mi..Bir daha ki sene için en azından saçlarınız için neler yapabileceğinizi konuşalım. Sonra zararın neresinden nasıl döneceğinizi anlatacağım (: Ah kim su gibi akan saçları olsun istemez ki...
Güneşin saçları açma etkisi var. Bunu hepimiz biliyoruz. Ama aslında saçımızı da güneşten korumamız gerek. Bunun için mümkün olduğunca şapka takmak, ya da saçınızı şalla sarmak iyi bir seçenek olabilir..
Saçları ortalama bir uzunlukta olan her hangi bir kadının saçını koruması için gereken ısıya karşı koruyucu spreyin miktarının bir çarşafı kaplayacak kadar olması gerektiğini biliyor muydunuz?
Yani saçlarımızı bu şekilde ürünlerle korumak oldukça zor ve pahalı! ayrıca bir dünya kimyasal da yüklemiş olabilirsiniz kafanıza! Bu nedenle şapka takmak oldukça önemli..
Ayrıca hepimiz biliyoruz ki saçları ıslakken taramamalıyızzzzzzz... Tarasak da yuvarlak uçlu, büyük fırçalar kullanmalıyızzzzz...
Bununla beraber ısıya karşı koruyucu spreylerin işlevine inanıyorum. Bunun için mühendis olmak, kimyager olmak falan gerekmiyor.
Ama ufak bir bilgi vereyim. Söylemezsem içimde kalır. :( Biliyorum çok sıkıcı ama biz torna tezgahlarında da ısıya karşı koruyucu sıvılar kullanırız. Sıvı ısıyı emer. Bir kısmı havaya gider.. Bir kısmı talaşa gider.. Eh parçaya düşen ısı oldukça azalır.. Saç için de durum pek farklı diyemeyiz ;)
Gereken uyarıları yaptıktan sonra size kendi sırrımı vereyim... Watsons'tan alığım spreyli boş şişeye zeytin yağı, badem yağı, kayısı yağı ve bir miktar da su koyuyorum. Kullanmadan önce iyice çalkalıyorum ve pıs pıssss.... Bunu bazen saunaya girerken de saçıma sıkıyorum. Saçlar inanılmaz nemleniyor, elastikiyet kazanıyor ve parıllll parıllll parlıyor. Zeytin yağı ve su saçları parlatır, badem yağı da kökleri besler. Kayısı yağının antiseptik özelliği var. Bu üçü benim için yeterli ama siz ylang ylang yağı ya da çam terebentin de ekleyebilirsiniz. Saçlarınızın nasıl değiştiğini görüp bana dua edin. Lütfen yaaaa!
Deniz, kum, güneş... Bronz bir ten ve yıpranmış saçlar değil mi..Bir daha ki sene için en azından saçlarınız için neler yapabileceğinizi konuşalım. Sonra zararın neresinden nasıl döneceğinizi anlatacağım (: Ah kim su gibi akan saçları olsun istemez ki...
Güneşin saçları açma etkisi var. Bunu hepimiz biliyoruz. Ama aslında saçımızı da güneşten korumamız gerek. Bunun için mümkün olduğunca şapka takmak, ya da saçınızı şalla sarmak iyi bir seçenek olabilir..
Saçları ortalama bir uzunlukta olan her hangi bir kadının saçını koruması için gereken ısıya karşı koruyucu spreyin miktarının bir çarşafı kaplayacak kadar olması gerektiğini biliyor muydunuz?
Yani saçlarımızı bu şekilde ürünlerle korumak oldukça zor ve pahalı! ayrıca bir dünya kimyasal da yüklemiş olabilirsiniz kafanıza! Bu nedenle şapka takmak oldukça önemli..
Ayrıca hepimiz biliyoruz ki saçları ıslakken taramamalıyızzzzzzz... Tarasak da yuvarlak uçlu, büyük fırçalar kullanmalıyızzzzz...
Bununla beraber ısıya karşı koruyucu spreylerin işlevine inanıyorum. Bunun için mühendis olmak, kimyager olmak falan gerekmiyor.
Ama ufak bir bilgi vereyim. Söylemezsem içimde kalır. :( Biliyorum çok sıkıcı ama biz torna tezgahlarında da ısıya karşı koruyucu sıvılar kullanırız. Sıvı ısıyı emer. Bir kısmı havaya gider.. Bir kısmı talaşa gider.. Eh parçaya düşen ısı oldukça azalır.. Saç için de durum pek farklı diyemeyiz ;)
Gereken uyarıları yaptıktan sonra size kendi sırrımı vereyim... Watsons'tan alığım spreyli boş şişeye zeytin yağı, badem yağı, kayısı yağı ve bir miktar da su koyuyorum. Kullanmadan önce iyice çalkalıyorum ve pıs pıssss.... Bunu bazen saunaya girerken de saçıma sıkıyorum. Saçlar inanılmaz nemleniyor, elastikiyet kazanıyor ve parıllll parıllll parlıyor. Zeytin yağı ve su saçları parlatır, badem yağı da kökleri besler. Kayısı yağının antiseptik özelliği var. Bu üçü benim için yeterli ama siz ylang ylang yağı ya da çam terebentin de ekleyebilirsiniz. Saçlarınızın nasıl değiştiğini görüp bana dua edin. Lütfen yaaaa!
Dermoeczanem. com // Online Alışveriş
Size gözüm kapalı olarak bir eczane tavsiye edeceğim. "onlineeczanem.com" hayal kırıklığımı resmen silip süpüren "www.dermoeczanem.com"
Dün göz kremi sipariş etmek için siteye girdim. Aslında sadece göz kremi alacaktım. Baktım 3 al 2 öde var. 3 aldım.
Aldığım göz kremi normal eczanelerde 89 TL iken ben 60 liraya almış oldum. Ayrıca hassas ciltler için aldığım 2 peelingten bir tanesi de bedavaya gelmiş oldu. Toplamda 110 lira ödedim ve kargo için ücret ödemedim.
Kargomu sorunsuz bir şekilde aldım ve içinden bir sürü sample ürün çıktı. Ürünler de Dr. Murad, Dermatologia ve Vichy gibi markalar yani!
Kullandıkça ürünlerle ilgili gözlemlerimi yazacağım; ama dün verdiğim siparişin bugün elime geçmesi ve bu denli özenli olması nedeniyle kesinlikle tavsiye ediyorummm... (:
28 Ağustos 2013 Çarşamba
Online Alışveriş// Hayal Kırıklığı
Geçenlerde ilk kez bir eczane alışverişi yapmaya karar verdim kızlar. Kozmetik yerine eczane ürünleri kullanmak cilt bakımı için daha mantıklı gözükmeye başladı malum. Ne de olsa 4 fazlı lab. kullanıyorlar.
İyi güzel... Nette baktıım yağlı-karma cilt için Bioderma Sebium Hydra nemlendiricisinin yanında 500 ml yüz yıkama jeli hediyeydi. Üstelik de 49.90 Tl gibi bir fiyatı vardı "onlineeczanem.com" da. Düşününce çok mantıklı değil mi?
EVETTT!!!
Ama ne oldu ? Namını çok duyduğum bu site ve çalışanları cidden beni sinir etti! Üstelik herkes bu kadar överken... Ürünüm 3 gün sonra geldi.. Böyle bol deneme vardı falan... Ben üvey evlat gibi hissettim kendimi resmen..
Aldığım ürünlerin gelmesi tam tamına 8 gün sürdü! Yahu zaten ürünlerim bitmiş. Neden yollamıyorsun? Üstelik deneme ürünü adına yolladıkları Acıbadem sütü makyaj bilmem nesi? 10 liradan fazla olmayacak bir ürünün denemesini neden yollarsın?
Denemenin amacı insanları yeni şeylerle tanıştırmak ve onları almaya ikna etmek değil midir?
Durumla ilgili siteye artık bir geri dönüş yaptım. Ta taaaaaa kimse sallamadı!!!
Ayrıca siparişimi verdikten bir gün sonra mail atıp adresi değiştirmek istedim. Geçerli adresi de verdim. Ama sonuç kargo eski adrese geri döndü!
Aldığım ürünlerden memnun olsam da bu alışveriş beni hiç mi hiç memnun etmedi!
İyi güzel... Nette baktıım yağlı-karma cilt için Bioderma Sebium Hydra nemlendiricisinin yanında 500 ml yüz yıkama jeli hediyeydi. Üstelik de 49.90 Tl gibi bir fiyatı vardı "onlineeczanem.com" da. Düşününce çok mantıklı değil mi?
EVETTT!!!
Ama ne oldu ? Namını çok duyduğum bu site ve çalışanları cidden beni sinir etti! Üstelik herkes bu kadar överken... Ürünüm 3 gün sonra geldi.. Böyle bol deneme vardı falan... Ben üvey evlat gibi hissettim kendimi resmen..
Aldığım ürünlerin gelmesi tam tamına 8 gün sürdü! Yahu zaten ürünlerim bitmiş. Neden yollamıyorsun? Üstelik deneme ürünü adına yolladıkları Acıbadem sütü makyaj bilmem nesi? 10 liradan fazla olmayacak bir ürünün denemesini neden yollarsın?
Denemenin amacı insanları yeni şeylerle tanıştırmak ve onları almaya ikna etmek değil midir?
Durumla ilgili siteye artık bir geri dönüş yaptım. Ta taaaaaa kimse sallamadı!!!
Ayrıca siparişimi verdikten bir gün sonra mail atıp adresi değiştirmek istedim. Geçerli adresi de verdim. Ama sonuç kargo eski adrese geri döndü!
Aldığım ürünlerden memnun olsam da bu alışveriş beni hiç mi hiç memnun etmedi!
25 Ağustos 2013 Pazar
Bittiler Gittiler
Yihha yine "bittiler gittilerrr" zamanıııı!
1.Yes to Carrots Body Peeling: Yazısı burada
2.Yves Roher Jardin du Monde: Severek kullandığım kokulardan. Hafif, çiçeksi.
3.DermoCare Ayak Peelingi: Yazısı burada. Bir paket daha var elimde!
1.Rexonna Duş Ferahlığı : İmzam!
2.Benri Kare Pamuk
3.Colgate Sensitive: Bu diş macunu, dişlerimdeki hassasiyete iyi geldi; ama kullandığım dönemde dişlerim sarardı. İkili pakette almıştım. Şimdi ikinciyi kullanıyorum.
4.Clinique Deep Comfort Hand and Nail Cream: Yazısı burada
1.Biotherm Pure-fect Nemlendirici: Yorumum için tik tak (:
2.Biotherm Pure-fect Yüz Temizleme Jeli: Çok severek kullandım. üç ya da dördüncü paketim. Yazısını okuyabilirsiniz.
3.Loreal Triple Active Göz Kremi: Bir kötülüğünü görmedim. Göz altlarını aydınlattığı doğru; ama daha farklı markalara yöneldim.,
1.Make-up For Ever Fırça Temizleyici: Çok SEVDİM!
2.Sephora Göz Makyaj Temizleyici: Yıllardır kullanıyorum ve seviyorum..
3.Yves Rocher Tırnak Peelingi: Muhteşem bir ürün diyemem. Ama kötü de değill. İkincisini açtım şuan..
Ohh beee bunlar da bitti gelsin yenilerr (:
1.Yes to Carrots Body Peeling: Yazısı burada
2.Yves Roher Jardin du Monde: Severek kullandığım kokulardan. Hafif, çiçeksi.
3.DermoCare Ayak Peelingi: Yazısı burada. Bir paket daha var elimde!
1.Rexonna Duş Ferahlığı : İmzam!
2.Benri Kare Pamuk
3.Colgate Sensitive: Bu diş macunu, dişlerimdeki hassasiyete iyi geldi; ama kullandığım dönemde dişlerim sarardı. İkili pakette almıştım. Şimdi ikinciyi kullanıyorum.
4.Clinique Deep Comfort Hand and Nail Cream: Yazısı burada
2.Biotherm Pure-fect Yüz Temizleme Jeli: Çok severek kullandım. üç ya da dördüncü paketim. Yazısını okuyabilirsiniz.
1.Make-up For Ever Fırça Temizleyici: Çok SEVDİM!
2.Sephora Göz Makyaj Temizleyici: Yıllardır kullanıyorum ve seviyorum..
3.Yves Rocher Tırnak Peelingi: Muhteşem bir ürün diyemem. Ama kötü de değill. İkincisini açtım şuan..
Ohh beee bunlar da bitti gelsin yenilerr (:
Etiketler:
Ayak Peelingi,
Benri,
Biotherm purefect,
Clinique Deep Comfort El kremi,
Dermocare,
fırça temizleyici,
Make Up For Ever,
Yes to carrots,
yves rocher,
yves rocher tırnak peelingi
22 Ağustos 2013 Perşembe
SEPHORA MAKYAJ TEMİZLEME SUYU
Yaklaşık bir senedir SEPHORA markasına ait makyaj temizleme suyunu kullanıyorum. Kendisinin Bioderma kadar iyi olduğuna inanıyorum. Cilt makyajını da göz makyajını da güzel çıkarıyor. Yüzümde her hangi bir reaksiyona neden olmuyor. Ayrıca göz makyajımı çıkarırken göz etrafımı da yakmıyor.
Yine de ben göz makyajımı ayrı bir şey ile çıkarmayı tercih ediyorum. Waterproof makyaj hariç hepsini güzel çıkarıyor. Sonrasında muhakkak yüzümü yıkamayı tercih ediyorum. Yüzümde kalırsa kötü şeyler olacak diye korkuyorum. Benim yüzümde hep kötü bir şeyler olur zaten. Annemle uzun süre görüşmeyip birden karşı karşıya gelince bile sıkıntıdan yüzümü sivilce basıyor.
Pompalı bir şişesi var. Bu nedenle ürün israfı olmuyor. Ayrıca hatrı sayılır bir süre gidiyor. Üç farklı boyutu var. Ben orta boyu alıyorum. Aslında büyük boy daha ucuz. Vay be ben aptalmışım meğerse bunca zaman. Çünkü benim kullandığım 24 tl büyük olanı 34 tl. Seyahatlerde yanımdan ayırmayacağım yegane şeylerden biri oluyor kendisi.
Bioderma bir eczane ürünü ve içerik karşılaştırması yapamam. OK? Ben kimyacı değilim. Oradan buradan duyup da o yeah dostum bunun içeriği bir su kadar saf dersem kendi mesleğime hakaret ederim. Bana gerçek verilerle gelin! Ya da ben size gelirim. Neyse kimse bi yere gitmeden şu postu bitirelim. Söyleyeceklerim sanrıım bu kadar.. bye!
Yine de ben göz makyajımı ayrı bir şey ile çıkarmayı tercih ediyorum. Waterproof makyaj hariç hepsini güzel çıkarıyor. Sonrasında muhakkak yüzümü yıkamayı tercih ediyorum. Yüzümde kalırsa kötü şeyler olacak diye korkuyorum. Benim yüzümde hep kötü bir şeyler olur zaten. Annemle uzun süre görüşmeyip birden karşı karşıya gelince bile sıkıntıdan yüzümü sivilce basıyor.
Pompalı bir şişesi var. Bu nedenle ürün israfı olmuyor. Ayrıca hatrı sayılır bir süre gidiyor. Üç farklı boyutu var. Ben orta boyu alıyorum. Aslında büyük boy daha ucuz. Vay be ben aptalmışım meğerse bunca zaman. Çünkü benim kullandığım 24 tl büyük olanı 34 tl. Seyahatlerde yanımdan ayırmayacağım yegane şeylerden biri oluyor kendisi.
Bioderma bir eczane ürünü ve içerik karşılaştırması yapamam. OK? Ben kimyacı değilim. Oradan buradan duyup da o yeah dostum bunun içeriği bir su kadar saf dersem kendi mesleğime hakaret ederim. Bana gerçek verilerle gelin! Ya da ben size gelirim. Neyse kimse bi yere gitmeden şu postu bitirelim. Söyleyeceklerim sanrıım bu kadar.. bye!
20 Ağustos 2013 Salı
L'oreal Waterproof Lash Architect Maskara
Merhaba.. Size şuan Ankara sınırları içerisinden üzülerek bildiriyorum.
Bayram alışverişimde Loreal Waterproof Maskara aldığımı söylemiştim ya hani... Hani havuzda kullanacaktımmm.. Heh işte o maskara gözümden nasıl aktı anlatamam.. Rimel kalmadığı gibi resmen gözlerim panda yavrusuna döndü.
Hatta bir de makyajımı sildiğim pamuğun resmini çektim sırf göresiniz diye. İki üç kat sürülmüş rimelden geriye kalanlar efenim, buyurun!
Normalde Loreal'in her makyaj ürününe gözü kapalı güvenirdim; ama bu benim için gerçek bir şok oldu buyrun bakın!
16 Ağustos 2013 Cuma
Yves Rocher mini alışveriş
Merhaba bayram arasında Yves Rocher'de diğer bir takım mağazalar gibi indirim yaptı. Aslında öyle mağazaya koşulası indirimler yoktu benim için en azından. Kendime göre oluşturduğum bir liste vardı ki onları indirimde almak için şöyle bir uğradım. Aklımdakilerin dışına çıkmadığıma mutluyum.
Bu indirim nasıl bir şeyse, indirim var dedikleri an insanlar koşuyor. Özellikle düzenli kullandığınız şeyleri stoklamak için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ben de bu nedenle çok sıradan; ama kullandığım dört ürünü aldım.
Portakallı duş jeli (1+1), Greyfrutlu duş jeli
El ve tırnak bakım kremi
Ayak peelingi
Hepsi günlük hayatta sık tüketilenlerden olunca indirimde almamak olmazdı. Gözlemlerimi paylaşacağım..
Sevgilerrr...
14 Ağustos 2013 Çarşamba
Bronzer Issue Vol.3 Daha zayıf gözükmenin formülü..
Bronzer Issue'ya kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bugünkü olay çok önemli. Çünkü size bir sır veriyorum. Victoria'nın meleklerinin vücuduna baksanıza ne kadar da muhteşem değil mi? Sütun gibi.
Tamam hatunlar muhteşem ok. de sırları da var yani! Ne olduğunuz bilseniz o kadar şaşırırsınız ki..
Tatilden dönen kadın çekiciliği diye bir şey olduğunuz hiç kimse inkar edemez değil mi? Yani güneşte kavrulmuş, soyulan, denizde saçları keçi kılına dönmüş gelenlerden bahsetmiyorum tabi ki, hadi ama!
Koruyucu kremini sürmüş, adam gibi yanmış. Cildini ve saçlarını mütemadiyen nemlendiren altın gibi parıl parıl hatunlardan bahsediyoruz burada.
Eğer siz de tatilde yanan şanslılardansanız işiniz çok kolay demektir. Bacaklarınıza peeling sonrası süreceğiniz güzel bir nemlendirici ve hafif bacak makyajı işinizi görecektir. Peki nedir bacak makyajı? Zaten yanmışssın kömür gibi bronzer al da sür demiyoruz yani.. Benefit vücud balmını bacaklarına uyguladığında zaten elmas gibi parlayacaklar..Ama daha bitmedii.. Bronzlaşamamış kızların hikayesini de dinlemek zorundasın tatlım.. Sır en sonda!
Eğer benim gibi yanamamışlardansan duruma göre (durum da havuza girecek misin mesela yani) Wash-off (yıkanabilir) ve yıkanamaz bronzerlardan birisini seçmelisiniz. Seçerken bir mat koyu ve bir de görece daha açık renkli bir parıltılı bronzer seçmek mümkün.. İki tane olmasının nedeni şu..
Mat bronzerı tüm kol- bacak uyguladıktan sonra bir pudra fırçası, allık fırçası ya da makyaj süngeri ile açık renkli bronzerı ya da aydınlatıcınızı -ki bunu pek önermezdim şahsen sonuçta aydınlatıcı yüz için üretilmiş ve bir kerede puyffff.. Biter gider!- bacağınızın kolunuzun tam ortasına boyunca uygulayacaksınız. Yani misal bacakların yanları koyu ve matken dizinizden geçen uzun bir açıık parlak çizgi var. İşte bu sizin daha şekilli ve daha düzgün görünümlü bir vücuda sahip olmanızın anahtarı..
Elbette bronz tenlilerin bacaklarını iyice nemlendirip tam ortadan bir aydınlatıcı uygulamaları da mümkün... Aradaki fark gerçekten hissedilir olacak. Bana güvenin!
Bu arada peeling yapmayı unutmayın ama abartmayın (:
Bir issue'nun da sonuna geldik..
11 Ağustos 2013 Pazar
Bronzer Issue Vol.2
Vol.1' de Guerlain ışıltılı bronzerdan bahsetmiştik.. Nasıl bronz gözükebiliriz sorusuna cevap veren tüm yüze uygulanabilen bronzer tipi...( tabi ki kullanacağınız bronzer sizin seçiminiz olacak ben sadece örnek olarak Guerlain'ı kullandım. ) Şahsen tüm yüzüme uygulayacağım bronzerın mat olmasını hiç sevmem. Leke gibi geliyor gözüme..Mat bronzer benim için gölge yapma gereci gibi bir şey.
Çok sayıda mat bronzer almış olan benim için sanırım en sevdiğim bronzer Flormar Wild serisinin mat bronzerı oldu. Çünkü çok kalıcı ve sanki griimsi. Soğuk bir rengi var. Kırmızımsı mat bronzerlar cildimde bir garip duruyor. Sephora'nın ki aslında bir bronzer değil siyahiler için toz fondöten.. yine de severek kullanıyorum. Flormar'a göre daha turuncu.
Peki bu bronzerı yazın nasıl kullanırım..
Yüzümde gölge yapmak istediğim yerleri -ya da 3 ve ters 3 kuralı biliyorsunuz- mat bronzerla belirledikten sonra bütün yüzüme ışıltılı bir bronzer geçiyorum. Mat yerlere çok getirmiyorum. Böylelikle hem şekilli hem de bronz oluveriyorum.
Not: 3 ve ters 3, yüzünüzde alından başlayıp yanaklarınızdaki oyuk boyunca giderek ve geri gelip çenenize doğru çizdiğiniz hat.. Çenenizi daha uzun ve şekilli göstermek için çene boyunca çizgiyi takip edebilirsiniz.
İmza Vampir Beyazı ama kozmetik bronzu kız!
Peki bu bronzerı yazın nasıl kullanırım..
Yüzümde gölge yapmak istediğim yerleri -ya da 3 ve ters 3 kuralı biliyorsunuz- mat bronzerla belirledikten sonra bütün yüzüme ışıltılı bir bronzer geçiyorum. Mat yerlere çok getirmiyorum. Böylelikle hem şekilli hem de bronz oluveriyorum.
Not: 3 ve ters 3, yüzünüzde alından başlayıp yanaklarınızdaki oyuk boyunca giderek ve geri gelip çenenize doğru çizdiğiniz hat.. Çenenizi daha uzun ve şekilli göstermek için çene boyunca çizgiyi takip edebilirsiniz.
İmza Vampir Beyazı ama kozmetik bronzu kız!
7 Ağustos 2013 Çarşamba
Bronzer Issue Vol.1
Kızlar n'aber?
Tatildesiniz di mi! Deniz-kum-güneş... Bronz ten... Ben.. Ya ben suyu ya duşta ya spor salonunun havuzunda görüyorum bu ara. Ama renk değişimine inatla direnen renk pigmentlerim bana pek yardımcı olmuyor doğrusu. Aslında güneşte yanıp buruşacağım korkusuyla sürdüğüm +50 faktör kremlerinde etkisi olabilir.
Neyse bugün Bronzer issue vol.1 yapmaya karar verdim. Şöyleki Vol. 1 yüz için harikalar yaratan bir Guerlain Terracotası olacak. Bu konuda Guerlain'ın ne kadar ünlü olduğunu bilmeyen varsa sussun. Artık biliyor.
Guerlain Terracota iki taraflı. İçinde öyle süngermiş, fırçaymış çıkmıyor. 169 Tl veriyorsun bir 3 kuruşluk şey ekleyemiyorlar. İşte bu benim en nefret ettiğim şey bu bronzerla ilgili.
Geri kalan her şey çok sevdiğim şeyler olabilir. Enteresan, alışmadığımız bir tasarımı var. Aynalı kapağı mıknatıslı ve pudra kısmından bağımsız. Buna rağmen hiç düşmüyor. Ben gene de karton kutusunda taşıyorum.
Hayvani boyutlarda.Net 14.5 gr dolayısıyla sürerken elimi korkak alıştırmıyorum.
Ürün o kadar hafif ki... Dolayısıyla tüm yüzüme uygulayabiliyorum.Sanki, sanki ben bronzmuşum gibi oluyor. (Bu arada selam ben vampir beyazı kız ve buna rağmen her şey Guerlain ile yolunda.) Leke gibi durmuyor. Işıltılı bir görüntüsü var. Disko topu değil tabi ki sağlıklı bir görüntü...
Kontur yapmak için müsait değil. Tüm yüze uygulamak için fevkalade.
Ortasında altın rengi bir kısım var gördüğünüz gibi ve bu iki kısmı karıştırarak sürerseniz ışıltılı bir yüz oluyor. Bazen -ayrıca- sadece aydınlatıcı olarak kullanıyorum..
Allah'ım kullandığım en kaliteli şeylerden biri ne diyebilirim ki... (Boru değil 170 lira unutma!)
Ama Morhipo'da indirimler olabiliyor. Bir bakın derim!
Diğer issue'larda görüşmek üzere.. Bronz ve güzel ve .. ne diyebilirim ki.. kızlar!
Tatildesiniz di mi! Deniz-kum-güneş... Bronz ten... Ben.. Ya ben suyu ya duşta ya spor salonunun havuzunda görüyorum bu ara. Ama renk değişimine inatla direnen renk pigmentlerim bana pek yardımcı olmuyor doğrusu. Aslında güneşte yanıp buruşacağım korkusuyla sürdüğüm +50 faktör kremlerinde etkisi olabilir.
Neyse bugün Bronzer issue vol.1 yapmaya karar verdim. Şöyleki Vol. 1 yüz için harikalar yaratan bir Guerlain Terracotası olacak. Bu konuda Guerlain'ın ne kadar ünlü olduğunu bilmeyen varsa sussun. Artık biliyor.
Guerlain Terracota iki taraflı. İçinde öyle süngermiş, fırçaymış çıkmıyor. 169 Tl veriyorsun bir 3 kuruşluk şey ekleyemiyorlar. İşte bu benim en nefret ettiğim şey bu bronzerla ilgili.
Geri kalan her şey çok sevdiğim şeyler olabilir. Enteresan, alışmadığımız bir tasarımı var. Aynalı kapağı mıknatıslı ve pudra kısmından bağımsız. Buna rağmen hiç düşmüyor. Ben gene de karton kutusunda taşıyorum.
Hayvani boyutlarda.Net 14.5 gr dolayısıyla sürerken elimi korkak alıştırmıyorum.
Ürün o kadar hafif ki... Dolayısıyla tüm yüzüme uygulayabiliyorum.Sanki, sanki ben bronzmuşum gibi oluyor. (Bu arada selam ben vampir beyazı kız ve buna rağmen her şey Guerlain ile yolunda.) Leke gibi durmuyor. Işıltılı bir görüntüsü var. Disko topu değil tabi ki sağlıklı bir görüntü...
Kontur yapmak için müsait değil. Tüm yüze uygulamak için fevkalade.
Ortasında altın rengi bir kısım var gördüğünüz gibi ve bu iki kısmı karıştırarak sürerseniz ışıltılı bir yüz oluyor. Bazen -ayrıca- sadece aydınlatıcı olarak kullanıyorum..
Allah'ım kullandığım en kaliteli şeylerden biri ne diyebilirim ki... (Boru değil 170 lira unutma!)
Ama Morhipo'da indirimler olabiliyor. Bir bakın derim!
Diğer issue'larda görüşmek üzere.. Bronz ve güzel ve .. ne diyebilirim ki.. kızlar!
5 Ağustos 2013 Pazartesi
Alışveriş Vol. Bilmem Kaç//Bayram
Alışveriş deyince kanım daha hızlı akıyor sanki.. Nabzım hızlanıyor.. O yeah!
Watsons- Gratis indirimini iyi değerlendirdiğimi düşünüyorum. Bunun dışında tabi kıyafet alışverişi de yaptım ve takı ve ayakkabı... O yeahhh (Burada Adam LAvine araya giriyor.. Dıt dı rıt tırı..)
Alışverişimin toplu fotosu var; ama Gratis ve Watsons olarak iki parçaya böldüm ve bu kısım sadece kozmetik vs. ile ilgili olacak. Giyim kısmını ayrıca yapacağım..
Loreal Lash Architect Waterproof Maskara
Loreal Lumi Magic Kapatıcı
Loreal Göz Makyaj Temizleyici Çift Bazlı
Maybelline Master Precise (sanırım okuyamadım yazıyı) Siyah Eyeliner
Maybelline Color Show 262 Pink Boom (koyu pembe)
Maybelline Color Show 77 Nebline (açık pembe)
Maybelline Color Show 754 Pow Green (yeşil)
Garnier BB krem (Yağlı ciltler için)
GRATİS
Aslında Gratis'in en en sevindiğim olayı ağız bakımındaki indirimi oldu..
Arm and Hammer Hassas Dişler için Beyazlatıcı Diş Macunu (Mikemmel!!!) ve yanında hediyesi Femfresh Temizleme jeli
Cetua Burun Bandı
Benri Aseton
Benri Pamuk
The Balm Instain Allık
Emotion Deo.
Bu seferki indirimler oldukça güzeldi ve ihtiyacım olmayanları almamak için özel çaba harcadım diyebilirim.
I feel good dara dara dara raa...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)